YGS-LYS İçin Çalışma Önerilerim

        Bugünkü konum, başlıktan da anlayacağınız üzere YGS-LYS döneminde neler yaptım, neler yapmadım, keşke neler yapsaydım, keşke neler yapmasaydım, arkadaşlarım neler yaptı, neler yapmadı hepsini içeren bir yazı olacak. Ama öncelikle şunu belirteyim. Ben uzman biri değilim. Bunları yaparsanız kesin iyi bir yer kazanırsınız gibi bir garantim de yok. Sadece deneyimli biri olarak belki birilerine yardımım dokunur diye yazıyorum.
        9-10-11. Sınıftaki arkadaşlar soruyor ne yapalım diye. Bence sizin yapmanız gereken şu an için kendi yılınızı çok ama çok iyi öğrenmek ve bu şekilde o yılı kapamak olacaktır. Ben bunu 11. Sınıfta yaptım. 11. Sınıftan mezun olduğum zaman hiçbir konu eksiğim yoktu ve 12. Sınıfta şöyle bir gözden geçirip geçtim. Üzerimdeki yükü o kadar hafifletti ki anlatamam.
        Şimdiki kafamla 9. Sınıfta olsaydım yılın sonunda artık tüm konular bittikten sonra yazın YGS çalışırdım ve düzenli aralıklarla atıyorum ayda 1 kere olmak üzere 12. Sınıfa kadar deneme çözerdim. Bu da bir pişmanlık olarak burada dursun.
        Peki 12. Sınıfa geçenlere tavsiyelerim neler? YGS’ye yeni başlayacaksanız yazın bitirin. Çevremde yazın bitirenler şu an Tıp fakültesinde veya Boğaziçi’nde falanlar öyle söyleyeyim size. Ve Allah rızası için türev, integrali erkenden başlayıp bitirin. Ben bir çılgınlık yapıp integrali son bir haftaya bırakmıştım... Bu konuyla ilgili hemen kitap önerisi de yapayım. Yüzde Yüz Yayıncılığın Türev ve İntegral olmak üzere ayrı kitapları var. Dışı mavi. Onu alın ve çalışın. Ben bu kitabı geç keşfetmiştim. Ama gerçekten çok iyi öğretti, tavsiyemdir.
        LYS için de 12. Sınıf konuları hocayla beraber gidersiniz. 10 ve 11. Sınıf konuları da yıl başlayınca başlarsınız.
        Peki benim yaptığım gibi YGS’yi yazın bitirmediyseniz ne olacak? Oturup çalışacaksınız başka yolu yok zaten. Ama cidden çok daha zorlu geçecek. Bu noktada benim tavsiyem arada kendinize nefes aldırın yoksa LYS zamanı artık sıkıldığınız için çalışamayacak hale geliyorsunuz. Üzerinize bir yorgunluk çöküyor, havalar ısınıyor. Çalışmak istemiyorsunuz.
        Bence en önemli şeylerden birisi düzenli olmak. Yani bir gün hiç soru çözmeyip bir gün 1000 soru olmaz. İki gün 500 soru çözmek daha mantıklı. Ama baktınız artık gerçekten çok sıkıldınız iki haftada bir gün hiç soru çözmeyebilirsiniz. Ama diğer günler stabil bir sayınız olsun. Her gün 300 soru ya da her gün 3 konu gibi.
        Çok klişe olacak ama planlı olmak da önemli. Çünkü eminim ki acaba bugün ne çözsem diye harcadığımız zaman soru çözdüğümüz zamandan daha fazladır. Malesef ki böyle bir gerçek var ve o kararsızlık yüzünden bir şeye tam anlamıyla tam odaklanamıyorsunuz. Ben onu mu çalışsam bunu mu çalışsam diye düşünmekten hiçbir şeye tam anlamıyla çalışamadan günü bitirdiğimi bilirim. Bu noktada da en büyük tavsiyem her gün için iki farklı ders seçin. Bilemediniz üç farklı ders olsun ama bundan fazlası bence çok da verimli değil. Ama sizde verimliyse bu öneriyi takmayın tabiki. Mesela ben her seferinde sevdiğim bir ders ve sevmediğim bir dersi seçerdim. Önce sevmediğimle başlardım. Ödül olarak sevdiğim derse bakardım. Bir gün içerisinde iki tane sevimsiz ders çekilmez diye düşünüyordum. 
        Sayısalcı olduğum için size gidip de Edebiyat tavsiyesi yapamam. Edebiyatı LYS’ye 3 gün kala okudum girdim. Genel kültürle yaptım biraz. Ama YGS Türkçesi için şunu söyleyeyim ben her gün paragraf, cümlede anlam ve sözcükte anlamdan 10 soru çözdüm. Bu konuları hiç bırakmadım. Matematik için zaten sürekli soru çözmek lazım. Başka bir yolu yok. Sosyali de biraz çalıştım ama çoğunluğu genel kültürden yaptım. Sosyal için şunu önerebilirim. Bazı olayların sebepleri ve sonuçları var biliyorsunuz. Sürekli sınavlarda da çıkar. Ben de kafama iyi yerleştirebilmek için şöyle yapardım. Sosyal testi çözerken soruda atıyorum Lozan Anlaşmasının sonuçlarıyla ilgili bir şey çıktı. Evet şıklardan bir tanesi doğru ve seçiyorsunuz ama şıklarda olmayan doğru cevapları üşenmez her soruda tek tek yazardım. O konuyla ilgili 6 soru çıkmışsa 6 kez bu sonuçları düşünüp yazdığım için o konuyu çok iyi öğrenirdim. 
Sayısalcılar olarak sizin en büyük rakibiniz aslında çünkü sizin yaptığınız dersleri biz zaten yapıp üstüne bir de feni çözüyoruz. O yüzden iyi bir üniversite kazanmak istiyorsanız bence fen de çözmeniz gerekiyor. Bunun için de ne önerilir bilemem sonuçta ben detaylı öğrendim ama geçmiş yılların sorularını çözseniz yeterli olur herhalde. Tabi bu önerim herkese değil. Çünkü matematiğiniz iyi değilse oturup da fen çalışmayın. Önceliğiniz tabiki matematik olsun. 
        Geometri için ayrı bir başlık açmak istiyorum. Çünkü benim en sevdiğim ve en başarılı olduğum derstir. Hatta LYS sonrası geometri çözdüm bir süre. O derece seviyorum. Okul notlarım da 95’ten aşağı olmazdı ve sınav süresi 40 dk ise 15 dk’da bitirirdim. Peki bunu nasıl başarıyordum? Allah vergisi yetenek midir orasını bilemem ama Karekök ve Esen çok faydalı oldu benim için. Yanına da Fem simetri çözdüm. Özellikle Esen ve Karekök’te üstte örnek soru verip altında ona benzer sorular vermesi bence çok iyi. Bunun yanında ben formül ezberlemedim. Ezberlediysem de sadece 1-2 tane ezberleyip diğerlerini ezberlediğimden çıkarırdım ya da işin mantığını anlamaya çalıştım. Özellikle bu köşegen sayısı kaçtır sorularında her seferinde kare ya da beşgen üzerinde formülü bulup sonra atıyorum ongen soruyorsa ona göre cevaplıyordum.
        Bir arkadaşım bir konuyu öğrendiğini anlamak için şu yöntemi kullanırdı. O konuyla ilgili 100 tane soru çözdüyse ve 90 net yaptıysa o konuyu anlamış demektir. Eğer %90 başarı sağlamamışsa oturup tekrar çalışırdı.

        Benim aklıma gelenler şimdilik bu kadar. Eksik bir yer kaldıysa bana yazın ikinci bir yazı olarak devam ederim. Hepinize kolay gelsin J

Yorumlar